Men�ler
Anket
Bizi nereden duydunuz?
Ma� Sonu�lar�
K�z�l Elma - T�rk Birli�i

K�z�l Elma

K�z�l Elma

(H. Nihal ATSIZ)

Bir milletin yürütücü kuvvetine “ülkü” denir. Toplumlardaki ki�ileri birbirine ba�layan nesne, sadece kök birli�i, ç�kar ve ihtiyaç de�il, bunlarla birlikte ve ayn� zamanda ülküdür.

Ülküsüz topluluk yerinde sayan, ülkülü topluluk yürüyen bir y���nd�r. Sözlük anlam� “and” ve “uzak hedef” demek olan “ülkü”, toplulu�u ayn� yolda yürüten bir kuvvettir ki, bu u�urda insanlar birbirlerine kar�� içten sözle�mi� gibidirler.

Ülkü, ilkönce, insanlar�n gönüllerinde, gönüllerinin derinli�inde, �uuralt�nda, hayallerinde do�ar ve kendini önce destanlarda gösterir. Sonra �uura geçer, büyük k�lavuzlar taraf�ndan aç�klan�r. Daha sonra da büyük kahramanlar, onu gerçekle�tirmek için büyük hamleler yapar. Bu hamle s�ras�nda da ülkülü millet, kahramanlar ard�ndan gönül iste�i ile ko�ar. Bütün bu u�ra�malar aras�nda da millet yürür; önce manen, sonra maddeten ilerler, olgunla��r, erginle�ir.

Türk destanlar�ndan ç�kan anlama göre, Türklerin ülküsü, fetihler sonunda büyük ve üstün bir devlet kurarak bu devletin içinde bollu�a ve mutlulu�a kavu�makt�r. A�a�� yukar�, her millet, ayn� �ekildeki milli gayelerin ard�ndad�r. Milletlerin çap�na, kaabiliyetine göre milli ülkülerin ayr�nt�lar�nda farklar olmakla beraber, ana çizgiler bak�m�ndan hepsi birbirine benzer: Büyümek ve rahatl��a kavu�mak!

Türkler, kendi ülkülerine niçin “k�z�lelma” demi�tir, bunun sebebini bilmiyoruz. Yaln�z bu addaki safl�k ve tabiilik, Türk ülküsünün çok eski oldu�unu göstermek bak�m�ndan manal�d�r. K�z�lelma ad�, ülkünün ayd�nlardan önce halk aras�nda do�du�unu gösterse gerektir.

K�z�lelma ülküsü, Osmanl�lar�n parlak ça�lar�nda iyice belirip �ekillenmi� ve konak konak, Türk büyüklü�ünün, yükseklik fikrinin, ilahi bir gayenin timsali haline gelmi�tir. Bu büyük dü�ünce olmasayd�, XI. Yüzy�lda Anadolu’ya gelen, ençok bir milyon Türk, Bizans’�n Asya ve Avrupa’daki topraklar�nda rastlad�klar� di�er Türklerin birkaç tümenlik hr�stiyanla�m�� döküntülerinin yard�m� ile de olsa, bu dünya çap�nda devleti kurup dört k�ta “dördüncüsü Okyanusya’d�r” üzerindeki te�kilat ve medeniyet �aheserini yaratamazd�.

Milletlere milli inanç ve güvenç veren ülkünün ne büyük bir kuvvet oldu�unu anlamak için bugünkü olaylara bakmak yeter:

60 milyonluk bir millet olmalar�na ra�men da��n�k, te�kilats�z ve geri olan Araplar, milli ülküleri olan Arap Birli�i dü�üncesi sayesinde toparlanma yoluna girmi�lerdir. Ülkülerinden ald�klar� güçle, Filistin i�inde �ngiltere ve Amerika’ya kafa tutmaktad�rlar. Ülkü sahibi millet olduklar� için de dünyada itibarlar� ve de�erleri artm��t�r. Bizim için çok büyük isret ve ders olan �u olay, Araplar�n itibar�n� göstermesi bak�m�ndan manal�d�r: Birle�mi� Milletler te�kilat�n�n 11 üyeli Güvenlik Konseyi’nin be�i “Amerika, �ngiltere, Fransa, Rusya ve Çin” daimi, alt�s� geçicidir. 1945 y�l�nda, bu alt� üyelik için seçim yap�ld�. 900 y�ll�k büyük bir geçmi�i ve tarihi olan, askeri devlet olarak nam kazanm�� bulunan Türkiye bu seçimde ancak bir tek oy alarak Konsey’e giremedi�i halde, �ngiliz i�galinden henüz kurtulamam�� olan ordusuz, donanmas�z M�s�r, 45 oy alarak bu üyeli�e seçildi. Demek ki, o zamanki Birle�mi� Milletler te�kilat�na dahil bulunan 50 devletten 45’i, M�s�r’� bizden daha itibarl� ve üstün görmü�tü.

1946’da geçici üyelik için yap�lan seçimde de, Türkiye’ye kimse oy vermedi�i halde, Suriye 45 oy ald�. Bir iki y�ll�k bir devlet olan o zamanki üç milyon nüfuslu Suriye’nin Türkiye`ye tercih edilmesinin sebebi aç�kt�r: Suriye, bir ülkünün ard�ndad�r. Yani prensip sahibidir. Bundan dolay� da, dü�manlar�n�n bile sayg�s�n� kazanm��t�r.

Yahudiler de, ülkü sahibi olman�n ikinci bir ibret verici örne�idir. Korkakl��� atasözü haline gelen bu millet, bugün, bir milli ülkünün ard�nda, herhangi bir millet kadar cesaretle çarp���yor. Milli kahramanlar ve bu milli kahramanlar, idama mahkum edildikleri ve ba���lanma dile�inde bulunurlarsa ölümden kurtulacaklar� halde, �ngiltere’den af dilemeyerek milletlerine �eref vermek suretiyle ölüyorlar. Bu milli ülkü sayesinde, Filistin’deki yar�m milyon yahudi (O zaman Filistin’de yar�m milyon Yahudi vard�), yaln�z Araplarla de�il, koca �ngiltere ile sava�� göze al�yor, Amerika’ya meydan okuyor. Milli ülküye yap��mak sayesinde Yahudiler o kadar kuvvetlenmi�ledir ki, bugün �ngiltere imparatorlu�u onlara kar�� bir �ey yapam�yor. Tebaas�nda bir tek ki�inin hapse at�lmas�n� sava� sebebi saban �ngiltere, bugün, �ngiliz askerlerinin öldürülmesine, �ngiliz subaylar�n�n kaç�r�l�p dayak at�larak horlanmas�na, masum �ngiliz çavu�lar�n�n Yahudiler taraf�ndan canice as�lmas�na ses ç�karam�yor.

Bütün bunlar�n en önemli sebebi Araplar�n ve Yahudilerin ola�anüstü kuvvetli olmas�d�r. Bu kuvvet maddi de�il, manevidir, Yani ülkü kuvvetidir.

K�z�lelma ülküsüne “tehlikeli macerac�l�k” diyenler, bugünkü Araplar ile Yahudilere bak�p dü�ünmelidirler. Hele Yahudiler 2000 y�l önce kaybettikleri vatanlar�n� yeniden ele geçirmek ve yaln�z kitaplarda kalm�� olan �brani dilini diriltip bir konu�ma dili haline getirmek u�rundaki çal��malar� ile dünyaya örnek olmu�lard�r.

Biz ise bir yandan “bir Türk dünyaya bedeldir” vecizesine inanm�� görünürken, bir yandan da kendimizi baltalay�p inkar ettik. Büyüklükten korktuk. Küçüklü�ü benimsedik ve milli ülkü ile delilik diye alay ettik. Güvenlik Konseyindeki seçimler göstermi�tir ki, kimseden bir �ey istememek, herkesle ho� geçinmek, ittifaklar yapmak bir millete itibar sa�lam�yor. K�z�lelma ülküsünü bir delilik sayacaksak, büyüklükten de�il, ya�amaktan da vazgeçmeliyiz. “Tarihi görevini yapm�� ve art�k ölmeye yüz tutmu� bir topluluk” olmay� kabul etmeliyiz. Eski Asurlular, Hititler, Romal�lar gibi haritadan silinmeye raz� olmal�y�z. Buna raz� de�ilsek milli ülkünün pe�ine dü�meliyiz ve demiryolu yapmakla birkaç fabrika kurmay� ülkü diye göstermek gafletinden çekinmeliyiz.

Ülküler için “maddi faydas� nedir?”, “uygulanabilir mi?” diye dü�ünmek do�ru de�ildir. Hiçbir inanç riyazi mant��a vurulmaz. Tanr�’n�n varl��� da riyazi metod ile isbat edilememi�tir. Fakat yüz milyonlarca insan ona inanmakta ve bu inançtan güç almaktad�r. Ülküler de böyledir.

K�z�lelma ülküsünün gerisinde sava�lar ve büyük s�k�nt�lar görüp de korkanlar bulunabilir. Kendi rahat� ve keyfi kaçmas�n diye insanl�k davas� (!) güdenler, ülküyü inkar edenler her zaman, her yerde ç�kabilir. Fakat bir milletin içinde büyük bir ço�unluk milli ülküye inand�ktan sonra, geri kalanlar da ister istemez bu milli ak�nt�ya uymaya mecburdurlar. Bizim için önemli olan, dost k�l�kl� yabanc�lar�n milli ülküyü güya milli ç�kar ad�na baltalamas�n�n önüne geçmektir.

Bir topluluktan ortak ülküyü kald�r�n, insanlar�n hayvanla�t���n� görürsünüz. Ortak dü�üncesi olmayan toplulukta, herkes, yaln�z kendi ç�kar ve zevkini dü�ünür. Böyle bir toplulukta fedakarl�k, sayg�, nezaket kalmaz. Bencillik, kabal�k, rü�vet, iltimas ve namussuzlu�un türküsü al�r yürür. Maddile�mi� bir insan vatan için ölür mü? Bencil bir insan muhtaçlara yard�m eder mi? Milletine inanmayan bir adam yabanc� ile i�birli�i yapmaz m�? Erdemi gülünç bulan birisi çal�p ç�rpmaz m�? K�z�lelma, Türk milletinin manevi besinidir. Açlar yiyecek bulamad�klar� zaman nas�l faydas�z, zararl�, hatta zehirli nesneleri yerlerse; Türk milleti de “K�z�lelma” kendisine yasak edildi�i için marksizm ve kozmopolitizm gibi zararl� ve zehirli fikirlere el uzat�yor.

Fakat art�k bu devir kapanm��t�r. Gittikçe uyanan milli �uur kar��s�nda gafiller ve hainler, Türk milletini daha çok aldatamayacaklard�r. K�z�lelman�n yolunu kapatamayacaklard�r.

Ziya Gökalp’�n m�sralar� düsturumuz olacakt�r:

Demez ta�, kayaYürürüz yaya…Türküz, gideriz K�z�lelmaya.

Nihal ATSIZ, K�z�lelma, 1.say�, 31 Ekim 1947

 

Kaynak: http://www.nihal-atsiz.com/yazi/kizil-elma-h-nihal-atsiz.html​

 

S�raBa�l�k

Yazarlar
Halil KURUMAHMUT
L�BYA GER�E��....
Prof.Dr.Fethi GED�KL�
Z�HDΒN�N �EYH�NE YAKTI�I A�IT
Hava Durumu
Piyasalar
Alt?n
� Copyright 2016 Halil KURUMAHMUT - T�m haklar� sakl�d�r.